“F1 takvimi için görüşmeler sürüyor”

Intercity İdare Heyeti Lideri Vural Ak, İstanbul Park Pisti’ne Milletlerarası Araba Federasyonu (FIA) tarafından 3 yıllığına Grade 1 lisansı verildiğini, Türkiye Grand Prix’sinin 2021 takviminde yer alması için görüşmelerin sürdüğünü açıkladı.

İstanbul Park’ta düzenlenen basın toplantısında Formula 1 DHL Türkiye Grand Prix’sine ait değerlendirmelerde bulunan Ak, “Dokuz yıl ortanın akabinde çok kısa bir müddette hazırlıklarını tamamladığımız bu tertipten ülke olarak alnımızın akı ile çıktık. 2020 yılında dünyada en çok beşere ulaşan ve etkileşim alan tertibe imza attık. FIA, pistimizin en iyi pistlere verilen Grade 1 lisansını 3 yıllığına onayladı.” dedi.

Formula 1 CEO’su ve İcra Konseyi Lideri Chase Carey’i hafta sonu İstanbul’da ağırladıklarını hatırlatan Ak, “Türkiye ve İstanbul’da Formula 1 yarışlarına gösterilen ilgi karşısında şaşkınlık içindeydi. Yalnızca bir yıl değil, yıllarca sürecek bir yarışın takvime dahil edilmesi için görüşmelerimiz sürüyor. FIA’dan aldığımız üç yıllık lisans aslında pistimizin her gelişmeye her an hazır olduğunun da ispatı.” halinde konuştu.

Hafta sonu düzenlenen yarışlarla ilgili tüm süreçlere ait ayrıntıları paylaşan Ak, Cumhurbaşkanlığı tarafından 29 Aralık 2016 tarihinde verilen yetki evrakı ile yaklaşık dört yıldır bu tertibi Türkiye ve İstanbul’a kazandırmak için büyük efor harcadıklarını ve 9 yıl ortanın akabinde yarışı İstanbul’a getirmek kadar tertibi sıkıntısız formda tamamlamanın memnunluğunu yaşadıklarını söz etti.

Pisti hazır hale getirmek için çok uğraş harcadıklarını söyleyen Vural Ak, “İlk muştuyu paylaştığımız 25 Ağustos’ta başta Türkiye olmak üzere tüm dünyada, yarışların en hoş pistlerden biri olan Intercity İstanbul Park’a döneceğinin memnunluğunu hem pilotlar hem kadrolar hem de tüm motor sporları tutkunları yaşadı. Dünyanın en ucuz Formula 1 yarış biletlerini satışa çıkardık ve birinci iki günde 80 bin bilet sattık. Hepimiz bu yarışı çok özlemiştik. Fakat pandemiden ötürü yarışın seyircisiz yapılması kararı alındı. En kısa müddette tüm bilet fiyatlarını iade ettik. Yarışın seyircisiz yapılması ve herkesin ekranları başında bu tertibi seyredecek olması bizlere daha da büyük bir sorumluluk yükledi. Yalnızca 3 ay üzere kısa bir müddette dünyanın en büyük tertibini gerçekleştirmek için yüzlerce arkadaşımızla gece gündüz çalıştık ve sonunda harikulade bir muvaffakiyete imza attık. Ne memnun ki bize, devletimizden bir lira para almadan kendi imkanlarımızla yarışı tamamladık.” tabirlerini kullandı.

Vural Ak yarış sırasında ve sonrasında başta Formula 1 yöneticileri olmak üzere hem pilotların hem de kadro yöneticilerinin pistle ilgili övgü dolu açıklamalarda bulunduğunu söyledi.

Daha evvel yaptığı açıklamalarda yağmur yağması halinde dönemin en konuşulacak yarışı olacağını söylediğini hatırlatan Ak, asfaltın yenilenmesi konusuna da açıklama getirdi.

Pistte ufalanma sorunu olduğunu ve riske girmek istemedikleri için asfaltı yenilediklerini aktaran Ak, şunları kaydetti:

“Pistimizde 9 yıldır yarış yapılmıyordu ve ekiplerin değişen araçlarla birlikte piste dair bilgileri de neredeyse sıfırlanmıştı. Pistimizin asfaltını yıllarca iyi bir kondisyonda koruma ettik lakin açık yarış araçları için tehlike oluşturabilecek bir ufalanma sorunu başladığından ve yeni kuşak Formula 1 araçlarının oluşturduğu yüksek yere basma kuvvetinden bu sorunun bir tehlike oluşturma riskine karşı bu türlü kıymetli bir tertip için risk almak istemedik. FIA ve Formula 1 yetkilileri ile görüşmelerimiz sonrası onların da onayını alarak asfaltın yenilenmesi tarafında karar verdik ve süratlice organize olarak Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın dayanağıyla çok kısa bir müddette asfaltımızı yeniledik. Asfaltın yenileme süreci sırasında pistimizin dünyaca ünlü mimarı Herman Tilke ve grubundan yerinde dayanak alarak tüm süreçleri başından itibaren denetleyip yöneterek çalışmaları hassasiyetle tamamladık. Asfaltın yenilenmesi ile Formula 1 yetkilileri yarış gününe kadar incelemelerini yapıp onayları verdiler. Yağan yağmur pilotları zorlasa da birinci günden beri dediğimiz üzere aslında pilotaj yeteneklerini ve grup stratejilerini zorlayan kusursuz bir yarış izledik. Pistimiz herkesi kendine hayran bıraktı. Yarış sonunda tüm yetkililer, pilotlar ve ekip yöneticileri gelecek yıllarda da burada yarışmak için can attıklarını açıkladı.”

Ak, Formula 1 Sportif Yöneticisi Ross Brawn, FIA Formula 1 Yarış Yöneticisi Michael Masi, Mercedes Kadro İşvereni Toto Wolff, Mercedes grubunun şoförü Lewis Hamilton’ın yarış ile ilgili övgü dolu açıklamalarını da okudu.

Üç ay üzere kısa bir müddette pisti hazırlamak için başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere herkesin takviyesini aldıklarını belirten Vural Ak, şunları söyledi:

“Bu muvaffakiyetin ardında büyük bir grup ve grup çalışması var. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yarışı Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayelerine alması ile tüm kurumlar seferber oldu. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Sayın Adil Karaismailoğlu ve Bakanlığımız asfaltın yenilenmesini gerçekleştirirken, İstanbul Valisi Sayın Ali Yerlikaya’nın uyumunda tüm kamu kurumları büyük dayanak verdi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Komutanlığı çalışmalarını aralıksız sürdürdü. İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Sayın Ekrem İmamoğlu’nun talimatlarıyla tüm belediye grupları ve kurumları seferber oldu. TBMM Lideri Sayın Mustafa Şentop da yarış günü şampiyonlara kupalarını takdim ederek bizleri onurlandırdı. Birinci günden bu yana yarış için profesyonelce ve dostça takviye veren FIA ve Formula 1 yöneticilerine ve İcra Konseyi Lideri Chase Carey’e de teşekkür ediyorum. Dünyaca ünlü sanatkarımız Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Sayın Murat Karahan’ın İstiklal Marşı’mızı seslendirmesi ve Solo Türk’ün F-16’larla yaptığı inanılmaz şov organizasyonumuza paha kattı.”

İstanbul’un tanıtımına değerli bir katkı sunulduğundan da bahseden Ak, “Pandemi nedeniyle dünyada tüm spor tertipleri ertelendi. EURO 2020 ve Tokyo 2020 Olimpiyatları yapılamadı. Bu nedenle sporseverler Formula 1 yarışlarını daha da büyük ilgiyle takip etti. Geçtiğimiz hafta boyunca İstanbul tüm dünya medyasında büyük yer buldu ve toplumsal medyada yapılan paylaşımlarla daima en çok paylaşım yapılan bahisler ortasına girdi. Uzun vakittir İstanbul’un muhtaçlığı olan bu tanıtımla tekrar milyonların gözü İstanbul’a çevrildi. Yarışın bu kadar heyecan dolu ve eğlenceli olması da paylaşımların tepeye çıkmasına dayanak oldu.” halinde konuştu.

Nisan ayında yarışı istemediklerini söyleyen Ak, “Nisan ayının bizim için 4 sakıncası var. Birincisi pandemi. Önümüzde 4 ay kaldı. Pandemi üste hakikat giderken daha iyi olacağına inanmıyorum. İkinci bir yarışı da seyircisiz yapmayı kaldıramayız. Çabucak 3 ay sonra tekrar bu yoğunlukta inşa edemeyebiliriz. Tıpkı soğuk hava ve iklim nisan ayında da geçerli olabilir. Haziran ve eylül ayı ortasında ılıman bir havada yarışın yapılmasını tercih ediyoruz. 10 ay sonraya atarsak bu takvimi, seyircili yapabiliriz. Seyircili yaparsak toplumsallaşma ve cümbüş konusunda birçok şey yapabiliriz. Ramazan ayıyla alakalı hiçbir sorunumuz yok ancak bu toplumsallaşma de ramazan ayında çok fazla olamayacağı için tercih etmiyoruz. Devletimizin cebinden bir lira para almadan kendi imkanlarımızla tertibi yaptık. Şikayetimiz yok, çok da memnunuz. Bu tip tertiplerin devletin cebinden para çıkmadan yapılmasını savunuyorum. Şirketler katkıda bulunarak buna yeteri kadar finansmanı sağlayabilirler. 80 bin biletin tamamını iade ettik, bir gelir oluşmadı. Yanımıza paydaşların gelmesi gerekiyor. 8-9 aylık bir orta girerse, paydaşlar bulabiliriz diye düşünüyorum.” tabirlerini kullandı.

Seremonide alkollü içki kullanılmaması konusuna da açıklama getiren Ak, “2011 yılından beri yürürlükte olan bir uygulama, kanun ne diyorsa biz onu yaptık. 2013 yılında da sertleşti uygulama. 2011’de de alkollü içecek patlatılmamıştı. Kanunlara uyduğumuz için patlatılmadı, kanunlara natürel ki uyacağız. Bu bahse biz daha evvel yanıt vermeye bile gerek duymadık. Biz bu türlü bir şey istesek bile F1 idaresi buna müsaade etmezdi. Kanuna niçin uyuyorsunuz diye soru sormak çok manalı değil.” değerlendirmesinde bulundu.

Tertibin seyircisiz olmasına karşın FIA’nın ve kendilerinin davetlileri olduğunu söyleyen Ak, “Sosyal uzaklığa uyulması konusunda çok ısrarımız vardı lakin yarışın heyecanıyla insanların birbirine çok yakınlaştığını gördük. Fakat herkes maskeliydi, HES kodları denetim edildi, ateş ölçümleri yapıldı. Rastgele bir olumsuz sonuç yaşanmadan yarışı tamamladık.” açıklamasında bulundu.