Paul, dördüncü çeyreğin başlarında sistemli bir biçimde kendini göstererek, Suns farkı açarken arka arda 10 sayı kaydetti ve maçtaki hakimiyetini tam manasıyla sergiledi. CP3, forma giydiği 36 dakikada 21 sayı, 11 asist ve 6 ribaund ile oynayarak Phoenix’i galibiyete taşırken, grup genel manada istikrarını ve derinliğini baştan sona gösterdi.
Phoenix 122-105’lik galibiyete ulaşırken, son çeyrekte 6’da 6 şut isabetiyle oynamış olan Paul, maçtan sonra şu açıklamaları yaptı:
“Sezon boyunca söylediğim şey buydu: Eksiksiz bir kadromuz var. Birimizi boşta bıraksanız da bırakmasanız da, hakikat oyunu oynuyoruz. Kimi boşta bırakacaksınız ki? Mikal (Bridges) her türlü atıyor. Jae (Crowder) her türlü atıyor. Cam (Johnson) de tıpkı halde. Bu durum birçok adamımız için geçerli ve tam bir ekibe sahip olmanın yararlarından biri de bu.”
“OMZUM ARTIK PEK İYİ”
Los Angeles Lakers’a karşı oynadığı seride geçirdiği birinci omuz sakatlığının üzerinden iki hafta geçen CP3, bu durumun hala uğraştığı bir şey olduğunu ancak vakit geçtikçe daha iyi olduğunu da kelamlarına ekledi:
“Kesinlikle daha da gevşemiş durumda. Şöyle bir şey var ki, idman yapma vaktiniz olmuyor. Bu yüzden nasıl olduğunu görme bahtımın tek yolu, maçta oynarken oluyor. Omzum iyi durumdaydı. Alanda oyuna dahil olmak eğlenceliydi. Evvelki seri benim için çok zorluydu. Kadroya yardım edebildiğim için memnunum.”
36 yaşındaki Paul, dün geceki performansıyla bir playoff maçında 20 sayı, 10 asist ve 5 ribaund kaydeden NBA tarihinin en yaşlı oyuncusu olmuştu.
Sporx