“Mustafa Cengiz’in söylediği övünülecek şey değil”

Fenerbahçe Kulübü Lideri Ali Koç, gündeme dair çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Kulüpler Birliği Vakfının Conrad İstanbul Bosphorus’ta gerçekleştirdiği toplantının akabinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Koç, harcama limitleri konusunda, “Köşeye sıkıştırılmış vaziyetteyiz. 64’ten 18 milyona inmek mümkün değil. Bizde mukaveleler var. Yükümlü olduğumuz. Sen bana diyorsun ki ‘Her şeyi çıkar, gerekirse çöpe at, pahalıları değersizleştir, hiçbir pazarlık gücün kalmasın’, olmayacak duaya amin dememiz isteniyor. Oyunculardan kurtulman gerekiyor, onlar da bunu bilecek. Maaşlarını alarak ayrılmak isteyecekler.” dedi.

Bunun düzeltilmesi gerektiğini kaydeden Koç, “İki senede yaptığımız ortada. Çok önemli kaynak yarattık, borç ödedik. Hakikat istikametteyiz. Aksi istikamete gidersek o vakit ikaz edin.” sözlerini kullandı.

Nihat Özdemir’in Fenerbahçe’nin Türkiye Bankalar Birliği ile yapılandırma imzalaması gerektiği istikametindeki sözlerine değinen Koç, “Stratejik bir açıklama. Devre ortasında sonlu kabul ettiler. Haksız fiile sebebiyet vermekten önemli türel sonuçlara neden olacak süreçteyiz. Herkese birebir formda muamele yapman gerekiyor. Bankalar Birliği ile imzalamış kulüplere nasıl davranıyorsan öbür kulübe de birebir halde davranman gerekiyor.” diye konuştu.

Limitler konusunda yapısal problemler olduğuna dikkati çeken Koç, kelamlarını şöyle sürdürdü:

“Her kulübün borçlu olduğu düşünülerek ona nazaran ayarlanmış. En karlı kulüp en düşük limiti alabiliyor. Bu da düzeltilecek lakin heyet talimat ne derse onu uygulamak zorunda. Talimatnameyi değiştirecek yer federasyondur. Onlar da kendilerine has yol geliştirmişler. İşlerine geldiğinde ’21 kulübün imzası olsun’ diyorlar. Tamam olsun da senin ne işin var. 19 kulüp kabul etti, 2 kulüp kabul etmedi olmayacak mı? Sabırlıyız lakin hazırlıklıyız.”

Limitlere uyulmaması halinde uygulanacak yaptırımlardan birinin puan silme olduğunu hatırlatan Koç, “Bu sene lig bitti, bir ekip bir puanla şampiyon oldu. Biten dönem inceleniyor, bir sorun görülürse puan silmeye kadar cezalar var. Puan silme bir sonraki dönem uygulanıyor. Bir puanla şampiyon olmuşsun tahminen 3 puanın silinecek. Puan bir sonraki dönem siliniyor, burada da yapısal sorun var. Rekabet ögeleri göz önünde bulundurup; işimize gelince omuz omuza vermek, işimize gelince oyun oynanırken kuralları değiştirmez niyeti bana nazaran son derece sığ bir mazeret formu.” sözlerini kullandı.

TFF’nin Fenerbahçe’ye yönelik uygulamasının gerçekçi olmadığını belirten Koç, “Uygulanabilir değil, neresinden bakarsanız bakın kabul edilebilir de değil. Yalnızca bize has husus ana para bu sene hesaplamadan çıksın, esasen ödeyemiyorum. Nihat Beyefendi (Özdemir) yok efendim ‘Senin yerinde olsaydım imzalardım, ben kendi şirketimde imzalıyorum.’ diyor. Ben de hazine garantili borçları imzalarım. Kendi şirketindeki bütün işler hazine garantili. Yahu sen 2010-2011 döneminde şampiyonun kim olduğunu söyleyemiyorsun. Tamam yanlış söz etmiş olabilir, onu bile söyleyemiyor. Bir de bunu haber yaptırıyor, komik şeyler. İnşallah aklı selim başarılı olacak ve Fenerbahçe’ye uygulanabilir bir limit çıkacak.” diye konuştu.

Yapılandırmanın en değerli bahis olduğunu anlatan Koç, şunları söyledi:

“Bankalar Birliği, hiçbir mecburiyeti olmadan yapılandırma yapıp kulüpleri ayakta tutmaya çalışıyor. 5 yıl olmayacağını onlar da biliyor. Olması gereken 10 yıl. 2 yahut 3 yıl ödemesiz model konusunda tıpkı sayfada olduğumuzu söyleyebilirim. Biz yapılandırmadığımız için doğal olarak ana para harcama limitine ekleniyor. Kulüpler borçları ödeyecek gelirleri üretiyorlar. Kendi bankamızda da çok yapıyoruz. 8-9 yıllık mukaveleler, faiz indirim, faiz gelirin bir kısmını ziyana atıp, hatta gerektiği vakit para verip yeni kaynaklar yaratıp müşteri borçlarını ödemesini sağlıyorsak; tıpkı şeyin futbol kesimine de yapılması lazım. 10 yıllık yapılandırma koşul. İnşallah olacak.”

Bir öbür kıymetli bahsin kefalet unsuru olduğunu kaydeden Koç, “Kefalet hususu var. Biz 4 farklı yerden görüş aldık. Kendi kulübümüzün avukatları, banka işi olduğu için kendi bankamızın avukatı, şirket avukatı ve Türkiye’nin en değerli hukuk ofisinden görüş aldık. Birbirlerinden habersiz birebir görüşü yazdılar. Bankalar yanlış yorumladığımızı söylüyor. Buluşacağız göstereceğiz yorumlarımızı, onlar da kendi yorumlarını gösterecek. Mevcut bir idareden hiçbir formda kendinden kaynaklanmayan borçlara, badirelere, mali yapılara büsbütün kefil olmasını beklemek gerçekçi değil. Birtakım kulüplerin imzalaması onların bileceği iş. Ben aptal mıyım, ben de banka idare konseyi lideriyim. 250 milyonu almak varken yapmıyorsak bir nedeni var. Nedenleri sıraladığımızda ‘Haklısınız.’ diyorlar. İnşallah yanlışsız yolu bulacağız.” diye konuştu.

Galatasaray Kulübü Lideri Mustafa Cengiz’i de Türk futbolunun merkezinin sarı-kırmızılı grup olduğu istikametindeki sözlerinden ötürü eleştiren Koç, “Türk futbolu bu kadar berbat durumdayken bunu söylemek övünülecek şey değil. Şu an dayanışma içinde olmamız gereken harikulâde periyottan geçiyoruz. Hal böyleyken kulüplerin bu tip çekişmeler içinde olmasını kederle karşılıyorum. Ben bir camiayı temsil ediyorum, mecburen yanıt vermek durumunda bulunuyoruz. Benim için Mustafa liderin sıhhati her şeyden değerlidir. Kendisine de ‘Başkanım siz sıhhatinize kavuşun ben şampiyon olmuş kadar keyifli olacağım.’ dedim. Tekrar tıpkı noktadayım.” tabirlerini kullandı.

Mert Hakan Yandaş’ın transfer sürecine de açıklık getiren Koç, kendilerinin süreci düzgün yürüterek bunu tamamladıklarını söyledi.

Yeni transferin Galatasaray ile yaptığı temaslara değinen Koç, “İthamları bin nebze gülerek bir nebze üzülerek takip ettim işin doğrusunu söylemek durumundayım. Futbolcumuz da zan altında kalıyor. Burada etik olmayan tek şey vardır; sözleşmesi olan oyuncuyla geriden dolanıp, kulübün haberi olmadan muahedeye varmak. Bizde o denli bir şey kelam konusu değil.” değerlendirmesinde bulundu.

Mert Hakan’ın kendilerine kasım ayında önerildiğine dikkati çeken Koç, “O devir şampiyonluğa oynuyorduk. Ligin 20. haftasına kadar şampiyonluğun en büyük adaylarındandık. Sivas çekiştiğimiz ekiplerden biriydi. Bu türlü durumda görüşme kelam konusu olamazdı. Galatasaray ile görüşmüş, mutabakat yapılmış. Neresinden bakarsanız bakın mevzuatımıza nazaran mutabakat yapmak kabul görmüyor. O muahedenin iki grup ortasındaki maçtan birkaç hafta evvel olduğu varsayılırsa o daha da enteresan durum. Mart devrinde pandemi süreci geldi, ligler durdu. Emre Belözoğlu ile konuştuk ve şampiyonluk adayı olmadığımızdan Mert Hakan ile görüşmesini istedik. Mert telefon görüşmemizde çok net duruş sergiledi. Kelamının olduğunu ve 10 Haziran’a kadar tutmak durumunda bulunduğunu söyledi. Karşı taraf kelamını tutmazsa konuşabileceğimizi iletti. Hakikaten o denli oldu. Öteki grubun özeli, konuşmam hakikat olmaz. Biz ondan sonra süreci başlattık, çocuk da bir sefer ardına dönüp bakmadı.” diye konuştu.

Türk futbolunda yönetici tutumlarının daima birebir olduğunu anlatan Koç, “Bizde de yaşandı. Bir oyuncuyu transfer edemiyorsan suçlamalar başlıyor. Oyuncunun karakteri konuşuluyor. Bize geliş kaideleri, daha evvel konuştuğu koşullardan daha makul.” değerlendirmesinde bulundu.

Mert Hakan Yandaş’ın Galatasaray yöneticileriyle yaptığı görüşmenin ifşa edilmesine değinen Koç, şunları söyledi:

“Konuşmaları ifşa edildi. Bizim açımızdan bir şey yok. Ayıp olan, hata olan paylaşımı yapmak. Çocuk paragöz olmakla suçlandı. Vedat’tan (Muric) sonra ıstırap yaratmış olabilir. Bizde de oluyor. İkinci sefer bu durumun yaşanmış olması birazcık kahra, tartışmaya neden olmuş olabilir. Açıklamalarla bu kasvet giderilmeye çalışılıyordur.”

Transfer çalışmaları hakkında da bilgi veren Koç, “Transferler devam edecek. Muhtaçlığımız var. Hem gelecekler hem gidecekler olacaktır.” diye konuştu.

Trabzonsporlu Jose Sosa konusunda bir teşebbüsün olup olmadığı sorusunu Koç, “Bana getirilen bir teklif yok, gelirse bakarız. Lakin hudutlu olan cephanemizi iyi kullanmak durumundayız. Güçlendirmemiz gereken yerler var, onu da yapacağız.” diyerek kelamlarını tamamladı.